
Genç bir futbolcuya şut atmayı, hava topuna çıkmayı, pozisyon almayı öğretmeniz yetmez.
Ona iyi bir birey olabilmeyi gösterebilmeniz de çok önemlidir.
Genç isimleri dizginleyebilmek, adapte edebilmek bazen hakikaten zordur.
Ancak iş bundan sonra başlıyor.
Bir genci oynatmak kadar herhangi bir hatasından sonra toparlayabilmek, geliştirebilmektir önemli olan.
Kulağımıza gelenlere göre Göztepe maçının kadrosuna alınmayan Burak Kapacak ve Ramazan Keskin de bir takım hatalar yapmıştır.
Hiç önemli değil.
Bunları yapa yapa büyüyecekler, hayatı öğrenecekler, futbolcu olacaklar.
Ertuğrul Ersoy için neler duymadık ki. Ama bugün takım kaptanı ve olumlu yönde ilerliyor.
Onun için gençlere şans vermek tabii ki önemli fakat sonrası daha önemlidir.
Detayları hatayla ilgili değil ancak bir futbolcuyu kazanmakla alakalı gerçek bir hikaye anlatacağım sizlere.
Bundan 4-5 yıl önce yaşanıyor bu olay.
Bursaspor'un genç ve gelecek vadeden kalecilerinden biri antrenmanlara gelmemeye başlar.
Üzerine eğilinen bir isim olduğu için de antrenörleri merak eder.
Ardından 2 hoca neler olduğunu öğrenmek için bu genç kalecinin evine gider.
Antrenörler eve girdiklerinde şok yaşarlar.
Çünkü ailenin maddi durumu pek iyi değildir.
Bu durumdan dolayı da genç kaleci futbolu bıraktığını söylemiştir.
Ardından hocalar soluğu çarşı, pazarda alırlar ve aileye yardım ederler.
Bu genç kalecinin Vakıfköy’e tekrar gelebilmesi için şartlar oluşturulur ve olay bu şekilde düzeltilmeye çalışılır.
O gün o iki antrenör bu kaleci için ısrar etmeseydi, çözüm yolları bulmasaydı bugün öyle bir isim yoktu.
Bu kaleci üzerinde belki birçok antrenörün, belki birçok kişinin emeği vardır fakat bu yaşananlar olayın dönüm noktasıdır.
Peki, kim mi o hocalar?
Mesut Ünal ve Metin Akdemir.
O kadar ısrar ettikleri, peşinden koştukları kaleci ise Bursaspor'un Göztepe karşısındaki 1 numarası Muhammed Şengezer'den başkası değildir.
Gençlere şans vermek, oynatmak önemlidir.
Ancak en keyiflisi ise onlar için gösterilen sabır, çaba ve emektir.
**
Kaynak: Olay