Geçen sezon son haftada takımı bırakan Adnan Örnek'in ardından 'ben yapamam' demedi, Trabzon deplasmanında takımın başında sahaya çıktı... Bu sezon haftalardır Le Guen'in berbat ettiği, ne psikoloji ne sistem bıraktığı takımı 'almam, ben yapamam' demedi, 'bu takımı ligde bırakacağız' dedi ve taşın altına elini koydu... Her şeyden önemlisi de ne yapacağını bilerek göreve geldi... İlk yaptığı şuydu: Takımı 20-30 metre ileri çekti... Oyuncularından top kaybedildiği anda pres istedi... Daha basit paslarla oynanmasını arzu etti... Oyuncularla birebir görüşmeleri sıklaştırıp, güven aşıladı... Ve güvendiği altyapı oyuncularını takıma monte etti, daha rahat bir konumda olsa emin olun altyapıdan çok daha fazla oyuncuyu izliyor olurduk... Mustafa Er ile bu konuları konuştum da mı yazıyorum? Tabii ki hayır, göreve geldikten sonra kısa bir hayırlı olsun ve başarılar konuşması o kadar... Mustafa Er'in sahada neyi istediğini çok iyi anlıyorum da o yüzden bunları yazıyorum... Çünkü yıllardır; “Bursaspor yense de yenilse de hücumu düşünen bir oyun ortaya koymalı, garip garip oyunculara şans vereceğinize iki üç maç art arda altyapı oyuncularına sabredin” diye diye neticemizi yırttık! İşte en zor anda bile Furkan Soyalp'i, Ertuğrul Ersoy'u sahaya sürdü ve verim almaya başladı... Le Guen halen görevde olsaydı halen Agulu Gugulu küfürlerle maçı izliyor olurduk! İyi bir teknik direktör olup olmayacağını zaman gösterir, çünkü bu gözler iyi giderken yerinde sayıp geride kalan ve enerjisini öğrenmeye değil konuşmaya harcayan o kadar çalıştırıcı gördü ki! Ancak Le Guen'den iyi olduğu kesin... Bugün sahaya sürdüğü kadro da yaptığı değişiklikler de saha kenarındaki duruşu da oynattığı futbol da Bursaspor'a yakışır nitelikteydi... Bursaspor ve Türk futbolu çok iyi bir teknik adam kazandı... Tabii görmek istenirse... Bu şehir; “Bu takıma yıldız lazım karşim”cilerden, “çok biliyon sen teknik direktör ol o zaman”cılardan, “başgan olmag içüün bara lazım baraaa”cılardan, “iki oynadı g.tü kalktı”cılardan, “adamın Türkiye hakları bu menajerdeymiş”cilerden kurtulduğu an, Bursaspor da Mustafa Er'lere, Furkan Soyalp'lere, Ertuğrul'lara, Kubilay'lara ve daha nicelerine tamamen kavuşacak... İşte o zaman o yıldız da olacak, o para da, o çok bilen teknik direktör de! Çünkü tribün için değil sistemin gerekliliği için çabalayan bir ekip olacak Bursaspor'da...
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Helal olsun Mustafa Er!
Tolgay Ataokay'ın bugünkü köşe yazısı.
Geçen sezon son haftada takımı bırakan Adnan Örnek'in ardından 'ben yapamam' demedi, Trabzon deplasmanında takımın başında sahaya çıktı...
Bu sezon haftalardır Le Guen'in berbat ettiği, ne psikoloji ne sistem bıraktığı takımı 'almam, ben yapamam' demedi, 'bu takımı ligde bırakacağız' dedi ve taşın altına elini koydu...
Her şeyden önemlisi de ne yapacağını bilerek göreve geldi...
İlk yaptığı şuydu: Takımı 20-30 metre ileri çekti...
Oyuncularından top kaybedildiği anda pres istedi...
Daha basit paslarla oynanmasını arzu etti...
Oyuncularla birebir görüşmeleri sıklaştırıp, güven aşıladı...
Ve güvendiği altyapı oyuncularını takıma monte etti, daha rahat bir konumda olsa emin olun altyapıdan çok daha fazla oyuncuyu izliyor olurduk...
Mustafa Er ile bu konuları konuştum da mı yazıyorum?
Tabii ki hayır, göreve geldikten sonra kısa bir hayırlı olsun ve başarılar konuşması o kadar...
Mustafa Er'in sahada neyi istediğini çok iyi anlıyorum da o yüzden bunları yazıyorum...
Çünkü yıllardır; “Bursaspor yense de yenilse de hücumu düşünen bir oyun ortaya koymalı, garip garip oyunculara şans vereceğinize iki üç maç art arda altyapı oyuncularına sabredin” diye diye neticemizi yırttık!
İşte en zor anda bile Furkan Soyalp'i, Ertuğrul Ersoy'u sahaya sürdü ve verim almaya başladı...
Le Guen halen görevde olsaydı halen Agulu Gugulu küfürlerle maçı izliyor olurduk!
İyi bir teknik direktör olup olmayacağını zaman gösterir, çünkü bu gözler iyi giderken yerinde sayıp geride kalan ve enerjisini öğrenmeye değil konuşmaya harcayan o kadar çalıştırıcı gördü ki!
Ancak Le Guen'den iyi olduğu kesin...
Bugün sahaya sürdüğü kadro da yaptığı değişiklikler de saha kenarındaki duruşu da oynattığı futbol da Bursaspor'a yakışır nitelikteydi...
Bursaspor ve Türk futbolu çok iyi bir teknik adam kazandı...
Tabii görmek istenirse...
Bu şehir; “Bu takıma yıldız lazım karşim”cilerden, “çok biliyon sen teknik direktör ol o zaman”cılardan, “başgan olmag içüün bara lazım baraaa”cılardan, “iki oynadı g.tü kalktı”cılardan, “adamın Türkiye hakları bu menajerdeymiş”cilerden kurtulduğu an, Bursaspor da Mustafa Er'lere, Furkan Soyalp'lere, Ertuğrul'lara, Kubilay'lara ve daha nicelerine tamamen kavuşacak...
İşte o zaman o yıldız da olacak, o para da, o çok bilen teknik direktör de!
Çünkü tribün için değil sistemin gerekliliği için çabalayan bir ekip olacak Bursaspor'da...
Kaynak: Haberinadresi.com - http://www.haberinadresi.com/helal-olsun-mustafa-er-makale,210.html
En Çok Okunan Haberler