Bursa Hakimiyet yazarlarından Trabzonspor maç değerlendirmeleri.
Haber Giriş Tarihi: 04.06.2017 08:48
Haber Güncellenme Tarihi: 04.06.2017 08:48
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.bursasporum.com
Bu iş buralara gelmeli miydi? Elbette hayır... Herkes hatalarından dersi çıkaracak... Taraftarı da futbolcusu da yönetimi de teknik adamı da... Şampiyonluktan daha önemliydi bu maç... Çünkü bir kulübün, hatta bir kentin yeniden ayakta kalması anlamı taşıyordu... Adına isterseniz 'diriliş' diyebilirsiniz... Ve Bursaspor belki de küllerinden doğacak Trabzon'daki galibiyetiyle... Tarifi yok bu maçın öncesiyle sonrasında yaşanılanların... Kolay mı Ali Ay'ın yaşadığı, kolay mı tribündeki taraftarın hissettikleri, kolay mı Batalla önderliğindeki takımın sahada mücadelesi...Bir takım olunca nelerin başarılabileceğini gösterdi Bursaspor dün Trabzon'da... Önemli olan tek vücut olabilmek, önemli olan hep birlikte hareket edebilmek... Bursaspor son yıllardaki özellikle yönetim ve kadro erozyonuyla bunu unuttu... Bir takım, bir kulüp, bir camia olduğunu hafızasından sildi... Ve şimdi tekrar geçmişi hatırlamanın zamanı... Tıpkı 16 Mayıs 2010'daki gibi...
Süha Gürsoy
****
Er'e albay da diyebiliriz artık
Bursaspor koskoca bir Lig'i son yarım saate sığdırdı, kelleyi mucizelerle kurtardı. Bunun bir tercümesi daha var; Herkes batırdı, gariban Mustafa Er kurtardı. "Mangal gibi yürek" denir ya. Sezon boyu adeta yokları oynayan Bursaspor'un ipe gider gibi Trabzon macerasını üstlenme cesaretini gösteren, bu takımı en kötü günde teknik adamsız bırakmayan, sahada baskılı ve topa hakim olma stratejisi ile oynatan, dik duruşlu Er'e, albay da diyebiliriz artık. Bir de Rodallega var. Attığı gol, duran kalbe şok uygulaması yerine geçti, Bursaspor tamamen dirildi. Bu sırada Bursa'da kesinlikle kalp krizi ilaç satışları da tavan yaptı. Çünkü çekilen sıkıntı ve heyecan da dayanma sınırını çoktan aşmıştı. Aslında ilk dakikadan itibaren can havli ile baskı kuran Bursaspor'un gole ulaşamaması, Stancu, Jorquera ve Batalla'nın etkili şut atamamasından kaynaklandı. Ancak son yarım saatteki şahlanış gerçekten muhteşemdi. Trabzon defansını pas ve şut trafiği ile çaresizliğe iten Stancu, Sercan, Jorquera ve Batalla, sezon boyu yaptıkları hataları, bir çırpıda affettirme telaşındaydı sanki. Gençlerbirliği maçındaki hatasını telafi için son şansını kullanan bir başkası da taraftarlardı ve yine harikalar yarattı. Maç sonu tepkilerini de herkesin başını önüne eğerek kabullenmesi gerek. Gerçekten böyle olmamalıydı. Başta Bilal ve diğerlerinin gözyaşları unutulacak gibi değil ama, kimin kabahati? Fırsatçı Aziz beye de iyi oldu. 2010'da Fenerbahçe taraftarları timsah yürüyüşü yapmıştı. Şimdi sıra Aziz beyde. Çömel bakalım, başla yürüyüşe.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Tarifi yok bu maçın...
Bursa Hakimiyet yazarlarından Trabzonspor maç değerlendirmeleri.
Bu iş buralara gelmeli miydi? Elbette hayır...
Herkes hatalarından dersi çıkaracak...
Taraftarı da futbolcusu da yönetimi de teknik adamı da... Şampiyonluktan daha önemliydi bu maç...
Çünkü bir kulübün, hatta bir kentin yeniden ayakta kalması anlamı taşıyordu...
Adına isterseniz 'diriliş' diyebilirsiniz...
Ve Bursaspor belki de küllerinden doğacak Trabzon'daki galibiyetiyle...
Tarifi yok bu maçın öncesiyle sonrasında yaşanılanların...
Kolay mı Ali Ay'ın yaşadığı, kolay mı tribündeki taraftarın hissettikleri, kolay mı Batalla önderliğindeki takımın sahada mücadelesi...Bir takım olunca nelerin başarılabileceğini gösterdi Bursaspor dün Trabzon'da...
Önemli olan tek vücut olabilmek, önemli olan hep birlikte hareket edebilmek...
Bursaspor son yıllardaki özellikle yönetim ve kadro erozyonuyla bunu unuttu...
Bir takım, bir kulüp, bir camia olduğunu hafızasından sildi...
Ve şimdi tekrar geçmişi hatırlamanın zamanı...
Tıpkı 16 Mayıs 2010'daki gibi...
Bunun bir tercümesi daha var;
Herkes batırdı, gariban Mustafa Er kurtardı.
"Mangal gibi yürek" denir ya.
Sezon boyu adeta yokları oynayan Bursaspor'un ipe gider gibi Trabzon macerasını üstlenme cesaretini gösteren, bu takımı en kötü günde teknik adamsız bırakmayan, sahada baskılı ve topa hakim olma stratejisi ile oynatan, dik duruşlu Er'e, albay da diyebiliriz artık.
Bir de Rodallega var.
Attığı gol, duran kalbe şok uygulaması yerine geçti, Bursaspor tamamen dirildi.
Bu sırada Bursa'da kesinlikle kalp krizi ilaç satışları da tavan yaptı. Çünkü çekilen sıkıntı ve heyecan da dayanma sınırını çoktan aşmıştı.
Aslında ilk dakikadan itibaren can havli ile baskı kuran Bursaspor'un gole ulaşamaması, Stancu, Jorquera ve Batalla'nın etkili şut atamamasından kaynaklandı.
Ancak son yarım saatteki şahlanış gerçekten muhteşemdi.
Trabzon defansını pas ve şut trafiği ile çaresizliğe iten Stancu, Sercan, Jorquera ve Batalla, sezon boyu yaptıkları hataları, bir çırpıda affettirme telaşındaydı sanki.
Gençlerbirliği maçındaki hatasını telafi için son şansını kullanan bir başkası da taraftarlardı ve yine harikalar yarattı. Maç sonu tepkilerini de herkesin başını önüne eğerek kabullenmesi gerek.
Gerçekten böyle olmamalıydı.
Başta Bilal ve diğerlerinin gözyaşları unutulacak gibi değil ama, kimin kabahati?
Fırsatçı Aziz beye de iyi oldu. 2010'da Fenerbahçe taraftarları timsah yürüyüşü yapmıştı. Şimdi sıra Aziz beyde.
Çömel bakalım, başla yürüyüşe.
En Çok Okunan Haberler