Bursa.com yazarlarının maç sonu değerlendirmeleri.
Haber Giriş Tarihi: 08.05.2016 12:00
Haber Güncellenme Tarihi: 08.05.2016 12:00
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursasporum.com
UYARIN ARTIK!
Cumartesi mesaisini Osmanlı stadında yapan belediye çalışanlarının doldurduğu tribünlerin önünde sahaya çıkıldı. Gençler bekleniyordu; ama onların yerine yine yeteneksiz tecrübeliler! Sahadaydı.
Daha iki gün önce yeni sezon kadro planlamasında 4-5 alt yapı oyuncusundan bahseden Hoca, seneye bu takımda olmayacakkiralık Jem, Stoch ve gönderilecek Jorguera’yı sahaya sürmüştü.
Akıl mantık almıyor. Bugüne kadar neyi başardılar da bu maçta bu isimlerden bir şeyler beklendi acaba ?
Sahadaki kadroya baktığımızda hatta yedeklere de baksak Batalla dışında üstün yetenekli tek adamın yok. Deniz ve Harun mücadeleleri ve bulundukları mevkiinin hakkını vermeleri ile tabi ki öne çıkıyor; ama kadro yapın içler acısı. Oynamaya çalıştığın futbola da uygun değiller, Bursaspor’un oynaması gereken futbola da. Harun’un direnişi ve üstad Batalla kalitesi ile üç farkı yakalamışsın. Rakip Hoca yedek kulübesinde maçı bırakmış, bir köşeye sinmiş ve çökmüş halde.
Sen ne yapıyorsun ? Pablo’yu oyundan alıyorsun ! Batalla kart görmedikçe sahadan çıkmaz! Sakatlansa bile “Sahaya sandalye koy otur” denir yine çıkmaz !
Derken Osmanlıspor maçın başından itibaren kaçırdıklarını atmaya başlıyor. Atarken bir yandan da kaçırmaya devam ediyor. Orta sahayı tamamen rakibe bırakan yeşil beyazlılarda defans hattı da sezon boyunca sergilediği gibi bir performans sergiliyor. Ev sahibi ekip ceza alanı çevresi ve içinde de istediği gibi cirit atıyor. Derken Timsah’ın belalısı Webo ve intikam duyguları ile oynayan Musa sahneye çıkıyor.
Üç farklı skoru koruyamamışsın; amasahada senin adına en iyi adamlarından biri kalecin Harun!Anlayacağınız Bursaspor aslında ucuz kurtuldu.
Seneye bu kadro 3-4 isim hariç değişmeli diyoruz; ama yapılacak seçimlere güvenebileceğimiz en ufak bir emareyi teknik ekibin futbol gözünde ve anlayışında göremiyoruz .
Hamza Hamzaoğlu maç sonrası yine nerede olduğunun farkında olmadığını belli eden bir açıklama yaptı. Tarafsız birileri için bu maç güzel olabilir; ama Bursasporlular için değil.
3-0’ı koruyamayan bir büyük takım hocası böyle konuşmaz.
Kalan iki maçta bir şeyler değişmez ve hoca sahiden kalırsa,kalmasına ısrarlı olanlar kendisini ciddi şekilde uyarsınve anlatsın.
Bu anlayış ile seneye olmaz vekendisi için şimdi olması gerekenyeni sezonun ilk haftalarında olur.
Tarık ÇAPÇI
------------------------------------------------
HADİ ANLAT BAKALIM!
Şimdi bunu Allah rızası için açıklayın lütfen!? Hani eskiden TRT'de "Hadi anlat bakalım" diye "Sessiz Sinema" misalı bir yarışma programı vardı, İşte tam da onun gibi; Bu maçı gelin de bize, hadi anlatın bakalım? Biz de anlayalım!
AYDINLIKTAN KARANLIĞA
Tamam, Osmanlı'nın baş döndüren pas trafiğine imza atan çok sayıda teknik kapasitesi yüksek krampon var. Buna eyvallah! 1 gol ve 1 asistle herkesi şaşkına çeviren sol açık(!) Jorquera'nın; dkor 3-1 iken 67'de çıkarılıp, sağ kanat Mert Örnek'in girmesi normal. Maç 3-1'ken genç oyuncu sokmak, onları kazanmak adına doğru. Peki, "Allah Allah" nidâlarıyla hücuma çıkarken takımın boyunu uzatıp, kontrataklarda yakalanarak pozisyon üzerine pozisyon vermeye ne demeli? Hem de iki 6 numara (çift çapa) Faty ve Jem Karacan ile oynarken!..
DUA EDER HALE GELMEK
69 ile 90 arasında Bursaspor, sadece 2 gol yediyse yatsın kalksın dua etsin! Zira Harun da yaptığı nefis 3-4 kurtarışla yenilgiyi önleyen isim oldu. Başarılı eldiven, kalesinde 3 gol görse de, Fransa 2016'ya gidecek 3 file bekçisinden biri olacağını gösterdi.
BERBAT OLAN İNCİRLER
Bursaspor takım halinde anlaşılması imkansız bir oyunla resmen tarih yazdı! Nasıl tarih mi? 3-0 üstünlükten sonra bir çuval inciri berbat etmeyi başarma(!) tarihi... Hem de nasıl berbat etmek! Maç sonunda, kaçırılan 2 puanın üzüntüsü yerine; yenilgiden ve rezil olmaktan kurtulmanın gizli sevinci vardı adeta... Çaktırmadan tabii ki!.. Fakat 83'te durum 3-2 iken ve Osmanlı akıncıları, uçbeyler gibi kaleye saldırırken, topa basıp oyunu soğutacak, belki de araya atacağı ince bir pasla fişi çekebilecek tek adam olan Batalla'yı da oyundan çıkarmanın mantığını anlamak mümkün değil. Bursaspor'un kaybettiği her toptan sonra mücadele resmen duvar tenisine döndü. Her top tehlikeli ve organize ataklar olarak kalemize geldi. Sonradan giren Erdal Kılıçaslan ve Webo da son sözü söyleyip, geriden gelmenin kitabını yazdılar. Bu maç 4-3, 5-3 bitmediği için yeşil-beyazlılar, yatıp kalkıp dua etmeli.
EN KRİTİK KARAR
Sahaya tecrübeli kadroyla çıkıp, para puana (1,3 milyon lira) oynamak bir tercih olabilir. Ancak en kritik anda Timsahın; kalbi, beyni, ciğeri olan Batalla'yı çıkarıp da takımı, ipi kopmuş uçurtmaya çevirmenin nelere sebep olduğunu hepimiz gördük! Emirhan Aydoğan da kariyerindeki ilk Süper Lig maçına girdiği gibi beraberlik golü gelince, bu sevinci yaşayamadı. Hamzaoğlu'nun sözleşmesini 2 yıl uzatmasının ardından ilk sınavda; Bursaspor bu sezon 6'lıyı kaçırdı ve deplasmandaki ilk beraberliğini aldı! Bu karşılaşma, teknik bakımdan çok iyi irdelenmeli! Ortaya çıkan arızalar çok iyi analiz edilmeli! Ayrıca Bursaspor, heyecanlı bir oyun izlettirdiği diye teselli bulmaz. Gazozuna maç yapsa da avcunun içinden uçup giden 2 puana yanar! Neyse... Bakalım, kalan 2 maçta kimleri, nerede oynarken göreceğiz? Artık kimlerin kalacağına ve seneye hangi gençlerin kadroda yer alacağına son 180 dakikada karar versek çok iyi olacak!..
Serkan YETİŞMİŞOĞLU
--------------------------------------------
ANALİZ
Hiç bir hedefimiz olmamasına rağmen hop oturup hop kalkarak belki de sezonun en heyecanlı 90 dakikasını geride bıraktık. 3-0'dan 3-3'e gelmesi bizim üzerimizde büyük hayal kırıklığı yaratsa da, teknik taktik sevdalıları için analiz show yapmaya müsait acayip bir karşılaşma oldu...
İlk önce Hamza Hamzaoğlu ile başlayalım. İlk geldiği gün yazmıştık. Anlattığımız tamda bu. Hamza Hamzaoğlu kontra atak, hızlı hücum adını siz koyun, bu sistemin temsilcisi ve gözü kapalı uygulayıcısı. Başka bir planı yok. Taktiği tekniği bu. Akhisar'da bunu 10 numara yaptı. Bursaspor'da ki yanlışı; elinde buna uygun olmayan bir oyuncu topluluğu var. İcra hatası ise Necid'i santrafor oynatarak zaten uygulanması imkansız bir hayalin peşinden koştu.
Deniz'in sakatlanıp çıktığı gün yazmıştım. Bu oyun sisteminin en önüne Necid'i koyarsak ligde hiç bir takımı yenemeyiz diye. Yenemedik. Bugün haftalar sonra Necid yedek kulübesinde başladı en öne Deniz geçti böylece kontra atak futbolunun doğrularının bir kısmı da puzzle parçaları gibi yerine oturdu.
Şimdi rakibimize bakalım. Bizim Hamza Hamzaoğlu ile oynamaya çalıştığımız oyunun en iyisini oynayan takım Osmanlıspor. O takımın kontra atak ve duran toptan başka gol yapma şansı mucizelerle eşdeğer. Ancak gel gör ki yediğimiz 2. ve 3. gol kontra ataktan geldi!!! 2 puanın bağıra bağıra kaçmasının ana ve bence tek nedeni bu.
Tekrar başa dönelim. Ben bu oyun sistemini sevmiyorum. Bursaspor benim gözümde büyük bir takım. Büyük takım kontra atak oynamaz. Neden mi? Cevap Mustafa Reşit Akçay'ın, Hamza Hamzaoğlu'nun, Abdullah Avcı'nın kariyerlerinde saklı. Her biri aynı oyun sisteminin bağnaz savunucuları. Biri Trabzonspor'dan, diğeri Galatasaray'dan bir diğeri milli takımdan kovuldu.
Türkiye ligi için de basit bir denklemi var. Sen Osmanlıspor'u, Başakşehir'i, Akhisar'ı çalıştırırken kimse sana çakılı defans yapmaz. Ancak ismin Trabzonspor, Bursaspor olduğu zaman bildiğin oyunu uygulayacağın açık alanı bulamıyorsun.
Ve en önemlisi bugün Osmanlıspor'un yaşadığı gibi, kazanmak zorunda olduğun hiç bir maçı oyunun hücum tarafını bilmediğin için kazanamıyorsun...'
Netice; Hamza Hamzaoğlu ile yola devam edeceğiz. O oyunun bu tarafını biliyor. Önünde kendi sistemine uygun futbolcular transfer etmesi için de bir fırsat var. Hızlı hücumcular. Mukavemet yeteneği yüksek kanat bekleri. İkili mücadele şampiyonu stoperler gerektiren bir sistem.
Transferde ki isabet oranına endeksli bir takım kuracağız. Ancak adımız büyük olduğu için bir çok takıma çalışmayacak bir hayal görüyoruz. Hakkımız da hayırlısı....
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Uyarın artık!
Bursa.com yazarlarının maç sonu değerlendirmeleri.
UYARIN ARTIK!
Cumartesi mesaisini Osmanlı stadında yapan belediye çalışanlarının doldurduğu tribünlerin önünde sahaya çıkıldı. Gençler bekleniyordu; ama onların yerine yine yeteneksiz tecrübeliler! Sahadaydı.
Akıl mantık almıyor. Bugüne kadar neyi başardılar da bu maçta bu isimlerden bir şeyler beklendi acaba ?
Sahadaki kadroya baktığımızda hatta yedeklere de baksak Batalla dışında üstün yetenekli tek adamın yok. Deniz ve Harun mücadeleleri ve bulundukları mevkiinin hakkını vermeleri ile tabi ki öne çıkıyor; ama kadro yapın içler acısı. Oynamaya çalıştığın futbola da uygun değiller, Bursaspor’un oynaması gereken futbola da. Harun’un direnişi ve üstad Batalla kalitesi ile üç farkı yakalamışsın. Rakip Hoca yedek kulübesinde maçı bırakmış, bir köşeye sinmiş ve çökmüş halde.
Sen ne yapıyorsun ? Pablo’yu oyundan alıyorsun ! Batalla kart görmedikçe sahadan çıkmaz! Sakatlansa bile “Sahaya sandalye koy otur” denir yine çıkmaz !
Derken Osmanlıspor maçın başından itibaren kaçırdıklarını atmaya başlıyor. Atarken bir yandan da kaçırmaya devam ediyor. Orta sahayı tamamen rakibe bırakan yeşil beyazlılarda defans hattı da sezon boyunca sergilediği gibi bir performans sergiliyor. Ev sahibi ekip ceza alanı çevresi ve içinde de istediği gibi cirit atıyor. Derken Timsah’ın belalısı Webo ve intikam duyguları ile oynayan Musa sahneye çıkıyor.
Üç farklı skoru koruyamamışsın; ama sahada senin adına en iyi adamlarından biri kalecin Harun! Anlayacağınız Bursaspor aslında ucuz kurtuldu.
Seneye bu kadro 3-4 isim hariç değişmeli diyoruz; ama yapılacak seçimlere güvenebileceğimiz en ufak bir emareyi teknik ekibin futbol gözünde ve anlayışında göremiyoruz .
Hamza Hamzaoğlu maç sonrası yine nerede olduğunun farkında olmadığını belli eden bir açıklama yaptı. Tarafsız birileri için bu maç güzel olabilir; ama Bursasporlular için değil.
3-0’ı koruyamayan bir büyük takım hocası böyle konuşmaz.
Kalan iki maçta bir şeyler değişmez ve hoca sahiden kalırsa, kalmasına ısrarlı olanlar kendisini ciddi şekilde uyarsın ve anlatsın.
Bu anlayış ile seneye olmaz ve kendisi için şimdi olması gereken yeni sezonun ilk haftalarında olur.
Tarık ÇAPÇI
------------------------------------------------
HADİ ANLAT BAKALIM!
Şimdi bunu Allah rızası için açıklayın lütfen!?
Hani eskiden TRT'de "Hadi anlat bakalım" diye "Sessiz Sinema" misalı bir yarışma programı vardı,
İşte tam da onun gibi;
Bu maçı gelin de bize, hadi anlatın bakalım?
Biz de anlayalım!
AYDINLIKTAN KARANLIĞA
Tamam, Osmanlı'nın baş döndüren pas trafiğine imza atan çok sayıda teknik kapasitesi yüksek krampon var.
Buna eyvallah!
1 gol ve 1 asistle herkesi şaşkına çeviren sol açık(!) Jorquera'nın; dkor 3-1 iken 67'de çıkarılıp, sağ kanat Mert Örnek'in girmesi normal.
Maç 3-1'ken genç oyuncu sokmak, onları kazanmak adına doğru.
Peki, "Allah Allah" nidâlarıyla hücuma çıkarken takımın boyunu uzatıp, kontrataklarda yakalanarak pozisyon üzerine pozisyon vermeye ne demeli?
Hem de iki 6 numara (çift çapa) Faty ve Jem Karacan ile oynarken!..
DUA EDER HALE GELMEK
69 ile 90 arasında Bursaspor, sadece 2 gol yediyse yatsın kalksın dua etsin!
Zira Harun da yaptığı nefis 3-4 kurtarışla yenilgiyi önleyen isim oldu.
Başarılı eldiven, kalesinde 3 gol görse de, Fransa 2016'ya gidecek 3 file bekçisinden biri olacağını gösterdi.
BERBAT OLAN İNCİRLER
Bursaspor takım halinde anlaşılması imkansız bir oyunla resmen tarih yazdı!
Nasıl tarih mi?
3-0 üstünlükten sonra bir çuval inciri berbat etmeyi başarma(!) tarihi...
Hem de nasıl berbat etmek!
Maç sonunda, kaçırılan 2 puanın üzüntüsü yerine; yenilgiden ve rezil olmaktan kurtulmanın gizli sevinci vardı adeta...
Çaktırmadan tabii ki!..
Fakat 83'te durum 3-2 iken ve Osmanlı akıncıları, uçbeyler gibi kaleye saldırırken, topa basıp oyunu soğutacak, belki de araya atacağı ince bir pasla fişi çekebilecek tek adam olan Batalla'yı da oyundan çıkarmanın mantığını anlamak mümkün değil.
Bursaspor'un kaybettiği her toptan sonra mücadele resmen duvar tenisine döndü.
Her top tehlikeli ve organize ataklar olarak kalemize geldi.
Sonradan giren Erdal Kılıçaslan ve Webo da son sözü söyleyip, geriden gelmenin kitabını yazdılar.
Bu maç 4-3, 5-3 bitmediği için yeşil-beyazlılar, yatıp kalkıp dua etmeli.
EN KRİTİK KARAR
Sahaya tecrübeli kadroyla çıkıp, para puana (1,3 milyon lira) oynamak bir tercih olabilir.
Ancak en kritik anda Timsahın; kalbi, beyni, ciğeri olan Batalla'yı çıkarıp da takımı, ipi kopmuş uçurtmaya çevirmenin nelere sebep olduğunu hepimiz gördük!
Emirhan Aydoğan da kariyerindeki ilk Süper Lig maçına girdiği gibi beraberlik golü gelince, bu sevinci yaşayamadı.
Hamzaoğlu'nun sözleşmesini 2 yıl uzatmasının ardından ilk sınavda; Bursaspor bu sezon 6'lıyı kaçırdı ve deplasmandaki ilk beraberliğini aldı!
Bu karşılaşma, teknik bakımdan çok iyi irdelenmeli!
Ortaya çıkan arızalar çok iyi analiz edilmeli!
Ayrıca Bursaspor, heyecanlı bir oyun izlettirdiği diye teselli bulmaz.
Gazozuna maç yapsa da avcunun içinden uçup giden 2 puana yanar!
Neyse...
Bakalım, kalan 2 maçta kimleri, nerede oynarken göreceğiz?
Artık kimlerin kalacağına ve seneye hangi gençlerin kadroda yer alacağına son 180 dakikada karar versek çok iyi olacak!..
Serkan YETİŞMİŞOĞLU
--------------------------------------------
ANALİZ
Hiç bir hedefimiz olmamasına rağmen hop oturup hop kalkarak belki de sezonun en heyecanlı 90 dakikasını geride bıraktık. 3-0'dan 3-3'e gelmesi bizim üzerimizde büyük hayal kırıklığı yaratsa da, teknik taktik sevdalıları için analiz show yapmaya müsait acayip bir karşılaşma oldu...
İlk önce Hamza Hamzaoğlu ile başlayalım. İlk geldiği gün yazmıştık. Anlattığımız tamda bu. Hamza Hamzaoğlu kontra atak, hızlı hücum adını siz koyun, bu sistemin temsilcisi ve gözü kapalı uygulayıcısı. Başka bir planı yok. Taktiği tekniği bu. Akhisar'da bunu 10 numara yaptı. Bursaspor'da ki yanlışı; elinde buna uygun olmayan bir oyuncu topluluğu var. İcra hatası ise Necid'i santrafor oynatarak zaten uygulanması imkansız bir hayalin peşinden koştu.
Deniz'in sakatlanıp çıktığı gün yazmıştım. Bu oyun sisteminin en önüne Necid'i koyarsak ligde hiç bir takımı yenemeyiz diye. Yenemedik. Bugün haftalar sonra Necid yedek kulübesinde başladı en öne Deniz geçti böylece kontra atak futbolunun doğrularının bir kısmı da puzzle parçaları gibi yerine oturdu.
Şimdi rakibimize bakalım. Bizim Hamza Hamzaoğlu ile oynamaya çalıştığımız oyunun en iyisini oynayan takım Osmanlıspor. O takımın kontra atak ve duran toptan başka gol yapma şansı mucizelerle eşdeğer. Ancak gel gör ki yediğimiz 2. ve 3. gol kontra ataktan geldi!!! 2 puanın bağıra bağıra kaçmasının ana ve bence tek nedeni bu.
Tekrar başa dönelim. Ben bu oyun sistemini sevmiyorum. Bursaspor benim gözümde büyük bir takım. Büyük takım kontra atak oynamaz. Neden mi? Cevap Mustafa Reşit Akçay'ın, Hamza Hamzaoğlu'nun, Abdullah Avcı'nın kariyerlerinde saklı. Her biri aynı oyun sisteminin bağnaz savunucuları. Biri Trabzonspor'dan, diğeri Galatasaray'dan bir diğeri milli takımdan kovuldu.
Türkiye ligi için de basit bir denklemi var. Sen Osmanlıspor'u, Başakşehir'i, Akhisar'ı çalıştırırken kimse sana çakılı defans yapmaz. Ancak ismin Trabzonspor, Bursaspor olduğu zaman bildiğin oyunu uygulayacağın açık alanı bulamıyorsun.
Ve en önemlisi bugün Osmanlıspor'un yaşadığı gibi, kazanmak zorunda olduğun hiç bir maçı oyunun hücum tarafını bilmediğin için kazanamıyorsun...'
Netice; Hamza Hamzaoğlu ile yola devam edeceğiz. O oyunun bu tarafını biliyor. Önünde kendi sistemine uygun futbolcular transfer etmesi için de bir fırsat var. Hızlı hücumcular. Mukavemet yeteneği yüksek kanat bekleri. İkili mücadele şampiyonu stoperler gerektiren bir sistem.
Transferde ki isabet oranına endeksli bir takım kuracağız. Ancak adımız büyük olduğu için bir çok takıma çalışmayacak bir hayal görüyoruz. Hakkımız da hayırlısı....
Tarkan ÖGE
En Çok Okunan Haberler