Yaz transfer sezonundan sonra kış transfer sezonunu da yine 'Forvet alacağız' açıklamaları ile açtık. Paul Le Guen statik bir pivot santrafordan ziyade, savunma arkasına koşu yapan, top sürüp adam eksiltebilen, çabuk ama yere sağlam basan bir forvet istiyor.
Kafasındaki diğer iki transfer ise çift yönlü oynayabilen, atletik özellikleri olan bir sağ bek, bir de ortasaha olarak düşünüyor.
Hoca bu transferleri geçtimiz yaz da istiyordu, hala istiyor. Sağ bek ve orta saha muhtemelen Fransa'dan gelecek, hoca iki oyuncu ile görüşmeleri bizzat kendisi yürütüyormuş.
Yıl oldu 2018, hala ne doğru düzgün bir scout ekibimiz, ne de transfer komitemiz var. Koskoca Bursaspor'un geleceği 5 - 6 aydır tanıdığımız bir Fransız'ın insafına kalmış durumda.
Yanlış anlaşılmasın, hocayı çok seviyor, yaptığı işleri gerçekten takdir ediyor ve uzun yıllar bizimle çalışmasını istiyorum. Ama bu işler böyle olmamalı. Koskoca Bursaspor'un geleceği tek bir insanın insiyatifine bırakılmamalı.
"Bursaspor’un nasıl yönetilmesi gerektiğiyle ilgili gelecek durum haritası olarak adlandırdığımız yeni kulüp yönetim modelini birkaç gün içerisinde paylaşacağız. Doğru planlama yapılmazsa bu büyük yapı doğru şekilde yönetilemez. Denenmiş, iptidai anlayışla ancak idare edilir, biz yönetmeye geliyoruz. Yenilenmeye ihtiyacımız var. Futbol ve Bursaspor hafızası olan yetkin bir ekiple bu modeli oluşturduk. Bu modelde yetki ve görev boşluğu da olmayacak, çatışması da. Bursaspor’un büyük ölçeğine yakışır bir yönetim disiplini sağlayacağız. Bursaspor tarihinde ilk kez genel kurul öncesinde yönetim modelimizi görsel olarak paylaşacağız."
Yukarıdaki metni Başkan Ali Ay'ın seçim çalışmaları için açtığı internet sitesinden aldım. Cümleleri okuyup, mevcut durumu gözünün önünden geçirince bir gülme geliyor. Daha çok malzeme var da şimdi o toplara girmek istemiyorum.
Ali Ay'ın başkan seçilmesinin üstünden neredeyse iki yıl geçti, yönetimsel olarak yapılan tek hamle işten çıkarmalar üzerine oldu. Gereklidir, gereksizdir orasını bilemem. Ama Bursaspor'un bugün 300 milyonu aşkın borcu varsa bunun sorumlusu personel değil, yönetemeyen yöneticilerdir. Başkanın yukarıda dediği gibi Bursaspor şu an yönetilmiyor, anca idare ediliyor. Ama unutulmasın ki Bursaspor büyükse yönetimi de vizyonu de büyük olmalı.
Minicik Yeşil Bursa'yı yönetemeyenlerden Koskoca Bursaspor'u yönetmenlerini beklemek de hayalcilik ya neyse...
Geçtiğimiz yıl çekilen kredinin ödemeleri başlayınca ne olacağını düşünmek bile istemiyorum. Kredi ödemeleri başlayana kadar 'Gayrimenkul Zengini' olup borcu bitirmemiz gerekiyordu, başkanın 150 milyon lira gelir getirecek Mega Projesi de daha öncekiler gibi lafta kaldı.
Allah sonumuzu hayır etsin demekten başka bir şey gelmiyor insanın elinden...
Herkese, mutlu sağlıklı, bol kazançlı huzur dolu bir yıl dilerim...