Eşiğe bastık!

Kendi evimizde abuk bir şekilde 3 puan vermeseydik Giresun’a 55 puanla daha rahat bir pozisyonda olurduk ama neyse ki verdiğimiz avansı geri alıp kapıyı bir elimizle iterken eşiğine de 52 puanla ayak bastık..

İbrahim Hoca ile devam etseydik son 2 maçı 6 puanla kapatabilir miydik diye sorsam evet diyen olmaz….

Demek ki sorun takımda değil hocanın kurgusundaymış..

ADS de Erzurum yenip 54’e yükselince ister istemez Adana’daki maça çıkmadan önce verilen -3 puanın takım üzerinde oluşturduğu demotivasyon ve aynı gün içinde oynanan maçta kısa sürede yenilen gollerle rakibe verilen 3 puanı düşündükçe  içim cız ediyor…Hafta başı beklenmeden o kadar önemli maç öncesi  CUMARTESİ günü -3 puan cezasının TFF tarafından açıklanması da hataydı, bu açıklamanın Bursaspor yönetimi tarafından 1 geceliğine ötelenmesinin sağlanamaması da zaaftı….

Bugün yaşadığımız stresi analiz ettiğimizde değil puan, averajın bile ne kadar hayati olduğunu görünce hayıflanmamak elde değil..

Genel anlamda isimler konuşmak hoşuma gitmese de BURAK KAPACAK ile ilgili bir şeyler söylemeden geçemeyeceğim…Kendisini seyretmekten büyük keyif alıyorum…Futbol bir görsellikse 20 yaş tecrübesiyle bize yeterince güzellik sunuyor ama hakemlerden faul almak için bir gözü hakemde medet ummak yerine pozisyonu devam ettirmesi ve oyunda devamlılık sağlamaya çalışması, her kaybettiği top sonrası sanki halı saha maçındaymış gibi dövünmek yerine oyuna devam etmesi değerini de kalitesini de yükseltecektir kanaatindeyim..

Şu soruyu sormadan da geçemeyeceğim bugünün değerini daha iyi anlayabilmek adına, Son 2 maçı kazanamasaydık ne olurdu ? Neticede camia olarak başlayacaktık uzak-orta-yakın geçmişin muhasebesine..Tüm defterler açılırken önümüzdeki maçlar için şehirde inanç takımda da motivasyon kalmayacak, suspanda bekleyen borçlar çığ gibi yuvarlanmaya değil olanca büyük ivmeyle serbest düşüş yapacaktı  başlayacaktı Özlüce’ye…

Oysa ki halen Süper Lig umudumuz, oksijene kavuşma hayalimiz devam ederken haklarını teslim etmekte yarar var ki para almadan, envai çeşit sıkıntıyla cebelleşerek oynayan futbolcularımız bizi koşturuyor hayallerimizin peşinde…Kimini beğenirsiniz, kimini beğenmezsiniz yada müptezelseniz hiçbirini beğenmezsiniz ama kadro olarak ellerinden geleni yaptıklarına şahidiz ve her türlü takdiri hak ediyorlar…(Eğer Kaptan Özer Hurmacı ve Selçuk Şahin olsaydı geçen sene küme düşmezdik takımı toparlayacak bir ağabey - lider yoktu unutmayın)..

Özverilerini, çabalarını, sorumluluk duygularını , her ne sorunları varsa dışarıya yansıtmadan kendi içlerinde çözme konusunda takım olarak gösterdikleri üstün meziyetleri takdir etmek gerek..

Umutlarımızı önce 4 Temmuz Altınordu maçına taşımakla kalmayıp tüm sıkıntılarımızı da ötelediler ..

İnanıyorum ki Menemen maçına da odaklanmak için yeterince puanımız ve umudumuz olacak...

İtiraf etmeliyiz ki diğer takımların yaptığına bakmaksızın, Kim Milyoner Olmak İster’deki  son soruyu görmenin deli cazibesi gibi Hatay maçına kayıpsız çıkmanın ihtirası hepimizi kasıp kavuruyor..

Sezon finali de seyirci olmayacak olmasından dolayı büyük bir gerginliğin yaşanmadan sadece futbolun ve hakem kararlarının etken olacağı ayakların ve düdüğün konuşulacağı çok şık şanına layık bir maç olur kanaatindeyim..

Yolun sonu Süper Lig olur inşallah..