Selçuk Erdoğan'a katkımdır...

Balıkesir maçının hemen akabinde yazmadım bekledim bakalım kulüpten günler içerisinde ne açıklamalar gelecek diye..İyide yapmışım bu haftaki açıklama Sayın Selçuk Erdoğan’dan geldi..

Kendisini şahsen tanımıyorum ama takip ettiğim birisi tanımak isterim..Zannediyorum entellektüel  ve rafine olmuş adamlık özelliklerini yansıtan bir karakter.Umarım Bursaspor’a ve Türk Futboluna önemli katkılar yapar, uğrunda çaba gösterdiği amaçlara ulaşır..

Basın mensuplarına yaptığı açıklamaya katkıdır...

1-Yalçın Hoca’nın  maç öncesi yayıncı kuruluşa verdiği kısa demeçte Balıkesir’in ne kadar önemli, ciddi bir takım olduğunu rakamlarla anlatmasını baz alırsak yeşil beyazlıların rakibine ilk yarı boyunca gösterdiği aşırı saygının !!!! sebebini anlamak zor değil..

Rakibe saygı  küçümsemeyerek ve alay etmeyerek ciddiye alarak sahada gösterilir, buldu mu 6 tane 7 tane atar maç sonunda da oyun için teşekkür ederiz dersin..Mikrofonlar önünde ve rakibin üstünlüğünü kabul eden oyun anlayışı ile değil..Biz ise saygı sınırlarını aştık ve ilk 45 dakikayı çöpe attık..

2-Sayın Erdoğan’ın SAVUNMA ile ilgili ifade ettiklerine de bir bakış açısı katmam lazım..Günümüz futbolunun bugünü ve yarını için olmazsa olmaz olan savunma tipiilk 2 maçta yaptığımız rakibe olabildiğince erken pres uygulamaktı özellikle son 2 maçta yaptığımız değil.

İlk 2 maçta rakip kendi 1.bölgesinde topla oynayabiliyordu..Skor lehimize olduğu sürece al topu evine götür istersen mantığındaydık..Top, orta sahaya geldiğinde ise rakip futbolcu  nefes almakta zorlanırken 3.bölgede türbülansa girip bizim ceza sahası önüne geldiğinde ise tam bir kaos oluşuyordu..

Ama İstanbul maçında rakibe gösterdiğimiz saygı o kadar abartılıydı ki onlar çaldı onlar oynadı..Çağlar o penaltıyı kurtaramasa ve akabinde 10 kişi kalmasalar o maçı Yalçın Hoca’nın öngörmüştüm dediği  gibi kazanamazdık..

Balıkesir maçında da 45 dakika komşu oynadı biz koşuşturduk..

Yaptığımızın ana teması savunma ise benim ve benim gibilerin futbolu bırakıp kriket sporu ile falan ilgilenmesi lazım..

3-Özer’in kart mazereti olarak beyan ettiğine katılmıyorum..Meselenin öfke kontrolü ile ilgili olduğunu düşünüyorum..Profesyonel ve tecrübeli isimlerin değişmeyecek kararlara öfkeyle itiraz ederek kart görmek bence çok anlamsız..Yapmak isteyip de yapamadıklarını anlamayalım diye pozisyonu manuple ederek sözüm ona hakem faktörü vs algısı oluşturmaya çalışmak tribünde izleyen tarafından görülmese de ekranda izleyince görülüyor ve komik kaçıyor..

4- Saha içerisinde uyguladığımız Burak’ın bindirmesi ve Çağlar ile pas oyunu yapma dışında yaptığımız başka varyasyon var mıdır  bilemiyorum..

Rakibe saygı göstermek yerine üstüne çullanıp paralamak lazım ve bunun için de duran toplar, kornerler, rakip ceza sahasına giriş varyasyonları , kanat kombinasyonları, kontratak uygulamaları vs bir ton enstrümanı için taktikler geliştirmek düşünüp taşınıp oturtmak lazım..

Hani şöyle bir şeyler derdik İstanbul takımlarıyla oynadığımız maçlardan sonra…”Evirdik çevirdik, direkten döndü kalbura çevirdik içeriden çıktı ahhh o hakem olmasa vs vs “ ve kös kös biz önümüze bakarken 3 puanı alırlardı..

Bunun sebebi hikmetini bugün daha iyi anlayabiliyorum..

İyi oynamasan da fark etmiyor..

İngilizlerin bir deyimi vardır “Man works many speaks” yani insan çalışır para konuşur..

Şampiyon apoletli Bursaspor forması ve bu lige göre çok sayıda önemli ve tecrübeli isim kötü de oynasa malı götürüyor..

Ancaaaak kedi her zaman kaymak yemiyor..Keşke yese ama balla börekle her gün geçmiyor.

Şahsi kanaatimdir..

Bu futbolla Şampiyon olarak Süper Lig’e dönmemiz çok zor..