Le Guen geldi gitti bu arada kulübümüz de Yıldıray BAŞTÜRK transferinden vazgeçildiğini açıkladı..
Sportif Direktör olarak teklif yaptığımız Yıldıray Baştürk, telefonda kendisini Başkan Ay aradığında olumsuz görüş bildirmemiş olmalı ki Almanya’dan kalkıp görüşme yapmak için geldi...
Doğal olarak da kulübün mali yapısı, vizyonu, alt yapı üst yapı transferler, düşünülen teknik yapılanma, kendisinin bu kozmik alemdeki konumu, ücreti, gelecek vs envai konuları görüşmüş olmaları ve kesin ve sınırı geniş bir yetki alanı istemiş olması gerek.
Doğalı da bu, doğrusu da bu, özleneni de bu, Bursaspor’a fayda sağlayacak olanı da bu..
Ama Le Guen ile anlaşılıyor, kendisi Türkiye’ye geliyor ve sempatik ve pozitif bir diyalog sağlanınca büyük ihtimalle boşverelim Yıldıray meselesini biz Hocayla işimizi hallederiz boşa para harcamaya gerek yok diye fikir çıkmış olmalı ki yönetim kurulundan, hemen Le Guen’in akabinde bu iş askıya alındı-*rafa kaldırıldı..
Yanlış yapıyorsunuz Sayın Başkan !
Yine yanlış yönlendiriliyorsunuz..
Gerek Yönetim Kurulu üyeleriniz, gerek scouting ekibiniz tarafından yanlış etkileniyorsunuz…
Aylar önce sportif direktörlük meselesini Ivan Ergiç ile ortaya atan sizsiniz, Yıldıray Baştürk ile sürpriz ve şaşırtıcı çıkışı yapan da sizsiniz sonra yine eski tas eski hamam..Yine geri vites, el freni, motor freni…
İnanılırlığınızı kaybetmek için adeta çaba harcıyorsunuz..
Transfer meselesinin ana fikri şudur. Le Guen’in size verdiği listedeki isimlerle diyaloğa geçiyorsunuz yada scouting ekibinin listesindekileri Le Guen’e öneriyorsunuz yada Menajerlerin önerdiklerini Le Guen’ soruyorsunuz..
Kim takar sportif direktörü !!!!
Yetkileri ver, basına çıkama, ön planda olma…Var mı öyle bir durum ..Dağdan gelen bağdakini kovacak bir de üstüne üstlük bir ton para alacak..Ne gerek var salla gitsin..
Ama kimse, sportif direktörlük müessesesinin Bursaspor kulübünün karakutusu-hafızası olacağı gerçeğini ne yazık ki göremiyor..Başkan da gitse, Yönetim de istifa etse geçmişin izleri ve Bursaspor’un gelecek planları inkitaya uğramadan devamlılık gösterebilir..
Üstelik de Baştürk gibi uluslararası platformda saygın ve Almanya’daki Türk gençleri üzerinde ciddi bir ağırlığı olan isim her yönden sayın Başkan’ın yükünü azaltacak yanlış kararlar vermesini engelleyecekti..
Ben Le Guen olsam bir müddet sonra Başkan ile diyalogdan sıkılırım..
Neden mi ? O tekstilden anlar ben futboldan..ben leb demeden leblebi diyeceğimi tahmin eden birisiyle diyalogda olmak isterim,futbolu benim kadar bilmediği için her soruya muhatap kalacağım, her detayı açıklamak zorunda olduğum birisiyle diyalogda olmak hoşuma gitmez.
Çok amatör bir durum bu…
Üstelik Le Guen ne derse, kimi isterse; fiyatı bütçeye uygun olmak kaydıyla Başkan Ali Ay’ın HAYIR deme ihtimali yok..
Zira Le Guen adama sorar; Başkan der sen mi futbolu biliyorsun yoksa ben mi? Bir müddet sonra da satsan satılmaz bir yığın adamla dolar ortalık..
Ama Sportif Direktörünüz olsa Yıldıray Baştürk, Le Guen’in önce onu ikna etmesi lazım mesele size gelmeden önce..
Üstelik de Başkan’ın kulüp içerisinde sürekli muhatap olunmadığı için özel bir konumu, ağırlığı olur..
Başarısızlığın bedeli sportif direktör ve hocaya, başarının mükafatı ise onlara olduğu kadar Başkan’a da çıkar..Başkan hiçbir durumda kaybetmez..
Ama Sayın Ay açıkladı bütçemiz 20 milyon euro dedi..(Birkaç ay evvel meteliğe kurşun atıyorduk – personel maaşları ödenmemişti ve üstelik satılan arsa 3 milyon dolar) Nasıl olur da birden paralandık anlamadım..
Eeeee böyle paralanmışken bütçe yönetimini bir anlamda sportif direktöre bırak ve arka plana çekil olmaz tabii ki…
İyi bir fikirdi, Bursaspor’un geleceğini inşa etmek için iyi bir temel taşıydı ama hayaldi..
Aslında transferden önce önceliğimizin Sayın Başkan Ay’a olan milyonlarca euroluk borcumuzu ödemek olduğumuzu, bunun Bursaspor'un geleceği için en hayırlı seçenek olduğunu ciddi olarak düşünüyorum...