Ne gelen var ne giden!

Öyle üfle böyle üfle ama Bursaspor'da yaprak kımıldamıyor.

Takım 2 gün sonra sahaya inecek. Ne gelen var ne giden... Sağdan say Güray Vural, Yusuf Erdoğan, Titi soldan say yine bu üçlü... Barış'la anlaşma sağlandı ama onda da imza yok.

Miletin transfer uçakları inip inip kalkıyor, Bursaspor taraftarları kafayı yiyiyor... Çilekten vazgeçtik, kayısıya da razıyız.

İşin gerçeği şu.... Transferde tüm ipler Paul Le Guen'e teslim edildi. Scouting ekibi belirlediği isimleri verdi. O da kendi ekibi ile yapacağı derelendirmenin ardından transferde izlenecek rotayı belirleyecek. Fransız teknik adamın yapacağı tercihlerde, en azından geçtiğimiz sezona göre hata payının düşük olacağını öngürüyoruz.

Geride bıraktığımız sezonun en önemli sorunu takımın bir kimliği olmamasıydı. Ne defansif ne de ofansif olarak bir özelliği olmayan sıradan bir takım görüntüsü vardı Bursaspor'un. Ligin ilk yarısında ki takımdaşlık havası da gidince uçurumun kenarına kadar gelindi.

Paul Le Guen'in bu kimlik sorunu için nasıl bir reçete çıkaracağını hep birlikte göreceğiz.

Bir kere çok koşan mücadeleci bir takım kimliğini yaratmak isteyecek. Ondan sonra bunu oyuncuların yetenekleri ile harmanlayıp sonuca giden bir yapıya büründürmeye çalışacak. Yani sizin anlacağınız önümüzdeki sezon formayı giymek öyle kolay olmayacak. Gençler ve kendini genç hisseden arkadaşlar...

Fransız teknik adam mevcut kadrodaki isimleri Bursa'da görecek... Bence % 70'ini görmesine bile gerek yok... Ama belki yapacağı dokunuşlarla birkaç oyuncuyu kendine getirebilir. İzleyip göreceğiz. Geçtiğimiz sezon kadrosundan kimler ilk 11'de şans bulabilir? Harun, Aziz, Batalla belki Stancu. Klasik sözü tekrarlamakta fayda var. İyi futbol iyi topçularla oynanıyor. Bu nedenle transferlerin kalitesi önemli. Önemli olan bir diğer hususta, oyuncularla hoca arasındaki uyum. Eğer bu iki unsur sağlanabilirse yenilenen zemin ile birlikte Timsah Arena'da şöyle koltuklarımıza yaslanıp rahat maç izleriz.

Kaynak: Olay / Cevdet Altınel